Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan Dövizle Menkul Satışlarına Yeni Bir Yönelme
Hazine ve Maliye Bakanlığı, finansal piyasalarda önemli bir adım atarak menkul kıymet satışlarının döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak gerçekleştirilebilmesine olanak tanıyan yeni bir tebliğ yayımladı. Bu düzenleme, 2022 yılında getirilen ve menkul satışlarının yalnızca Türk Lirası (TL) ile yapılmasını zorunlu kılan mevcut uygulamaya son vererek, piyasalardaki döviz dengelerinin sağlanmasına ve ekonomik hareketliliğin artırılmasına katkıda bulunmayı amaçlıyor.
Yeni düzenleme ile birlikte, menkul satış sözleşmelerinde ödeme yükümlülükleri, artık sadece TL ile sınırlı kalmayıp, döviz cinsinden ya da dövize endeksli şekilde de yerine getirilebilecek. Bu değişiklik, özellikle taşıt satış sözleşmeleri hariç olmak üzere, sözleşme kapsamında yapılan ödemelerin çeşitlendirilmesine imkan tanımakta ve piyasalarda esneklik sağlıyor.
Bu düzenleme, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın “Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar’a İlişkin” tebliğleri kapsamında hayata geçirildi. Makroekonomik göstergeler ve kambiyo politikaları doğrultusunda, menkul satış sözleşmelerinde ödeme yöntemlerinin çeşitlendirilmesi yönünde yapılan bu değişiklik, ekonomik istikrar ve döviz piyasalarının sağlıklı işleyişine önemli katkılar sağlayacak.
Geçmişten Günümüze Dövizle Ödeme Düzenlemeleri
Hatırlanacağı üzere, 13 Eylül 2018 tarihinde gerçekleştirilen değişiklikle, Türkiye’de ikamet eden kişiler arasında belirli sözleşme türlerinde döviz cinsinden veya dövize endeksli ödeme yapılması yasaklanmıştı. Ardından, 19 Nisan 2022 tarihindeki yeni düzenleme ile menkul satış sözleşmelerinde ödeme yükümlülüklerinin yalnızca Türk Lirası ile yerine getirilmesi zorunlu hale getirilmişti. Ancak, piyasa koşulları ve ekonomik gelişmeler göz önüne alınarak, Bakanlık bu uygulamanın piyasalardaki etkilerini yakından izledi ve son düzenlemeyle döviz cinsinden ödeme yapılmasının önündeki engeli kaldırdı.
Bu yeni düzenleme sayesinde, menkul satış sözleşmeleri hariç tutulmak kaydıyla, tüm sözleşmelerde ödeme yükümlülükleri yabancı para cinsinden veya dövize endeksli olarak da gerçekleştirilebilecek. Böylece, ekonomik aktörlere daha fazla esneklik sağlanmakta ve finansal işlemlerin uluslararası uyum ve rekabet gücü artırılmaktadır.
Kamera Kayıt Süresinin Uzatılması ve Denetim Güçlendirme
Öte yandan, Bakanlık finansal sektörün güvenlik ve denetim altyapısını güçlendirmeye devam ediyor. Bu kapsamda, döviz bürolarının denetim ve gözetim faaliyetlerinin etkinliğini artırmak amacıyla, kamera kayıtlarının saklanma süresi iki yıla çıkarıldı. Önceden yalnızca bir yıl olan bu süre, yeni düzenlemeyle uzatılarak, kayıt dışı ekonomik faaliyetlerle mücadelede daha etkili bir araç haline getirildi.
Bu adım, finansal piyasalarda şeffaflık ve denetim ortamını geliştirmeye yönelik önemli bir gelişmedir. Ayrıca, Türkiye’nin Uluslararası Mali Eylem Görev Gücü (FATF) standartlarına uyumunu destekleyerek, kara para aklama ve terör finansmanı ile mücadelede güçlü bir çaba sarf edilmektedir. Böylece, piyasa güvenliği artırılarak, ekonomik istikrarın sürdürülebilirliği sağlanmaya çalışılmaktadır.
Sonuç olarak, bu yeni düzenlemeler hem finansal piyasaların düzenli ve şeffaf işleyişine katkıda bulunmakta hem de ekonomik güvenliği pekiştirmektedir. Döviz piyasalarındaki denetimlerin güçlendirilmesi ve ödeme yöntemlerindeki esneklik, Türkiye’nin ekonomik gelişimine olumlu yönde önemli bir ivme kazandırmaktadır.
